Kanser tedavisinde önemli bir rol oynayan radyoterapi, yüksek enerjili ışınlar kullanarak kanser hücrelerini yok etmeye yönelik bir yöntemdir. Ancak bu tedavi süreci, hastalar için yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik ve sosyal zorlukları da beraberinde getirebilir. Bu noktada, konforlu radyoterapi kavramı devreye girer. Konforlu radyoterapi, tedavi planının başlangıcından, tedavi süresince ve sonrasındaki iyileşme döneminde hastaların rahatlığını ve yaşam kalitesini en üst seviyeye taşımayı hedefleyen bir yaklaşımdır. Güçlü bir multidisipliner ekip, doğru planlama ve hasta odaklı tedavi süreçleriyle, hem fiziksel hem de duygusal anlamda konfor sağlanabilir.
Güven Hastanesi Radyasyon Onkolojisi Bölümü'nden Uzm. Dr. İlhami Ünal, radyoterapi sürecini, 'konforlu' radyoterapiyi ve onu oluşturan unsurları anlattı.
Radyoterapi, kanserli dokulara enerji transferi yoluyla yapılan bir tedavi şeklidir. Özellikle meme kanseri gibi durumlarda radyoterapi, cerrahi müdahale ve kemoterapi ile kombine bir şekilde uygulanabilir. Tedavi planı, hastanın yaşı, tümörün tipi, büyüklüğü ve yayılım durumu gibi faktörlere bağlı olarak kişiye özel olarak hazırlanır.
Radyoterapi süreci genellikle 25-30 iş günü boyunca devam eder. Günlük tedavi süresi yaklaşık 10-30 dakika olmakla birlikte, hafta sonları dinlenme süresi olarak değerlendirilir. Tedavi süresince hastaların yaşam kalitesini korumak, yan etkileri en aza indirmek ve tedaviye uyumlarını artırmak temel amaçtır.
Konforlu radyoterapi, hem teknolojik yeniliklerin kullanılması hem de hasta odaklı bir yaklaşımın benimsenmesi ile mümkün olur. Güven Hastanesi Radyasyon Onkolojisi Kliniği'nde konforlu radyoterapiyi sağlayan temel unsurlar şunlardır:
Hastaların radyoterapi sürecinde yaşam kalitelerini korumak adına dikkat etmeleri gereken bazı önemli noktalar vardır. Tedavi süresince alınacak basit önlemler, konforu artırmak ve yan etkileri en aza indirmek için büyük önem taşır:
Sol meme kanserinde radyoterapi uygulamaları sırasında kalp ve akciğerlerin gereksiz ışına maruz kalması, uzun vadede ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Bu riski en aza indirmek için nefes tutma tekniği uygulanır. Nefes tutarak yapılan radyoterapi, ışınların yalnızca hedeflenen bölgeye ulaşmasını sağlar ve kalp ile akciğer dokusunun korunmasına yardımcı olur. Böylece hastaların tedavi sürecindeki konforu artar ve yan etkiler minimum seviyeye indirilir.
Radyoterapi sırasında hastaların en sık sorduğu sorular ve doğru bilinen yanlışlar şu şekilde sıralanabilir:
Bu tür yanlış inanışların giderilmesi, hastaların tedavi sürecini daha huzurlu ve konforlu geçirmelerine yardımcı olur. Konforlu radyoterapi, teknolojik yeniliklerin hasta odaklı bir yaklaşımla birleştiği, yaşam kalitesini artıran bir tedavi sürecidir. Multidisipliner bir ekip tarafından uygulanan doğru planlama ve hasta eğitimi sayesinde, radyoterapi hem etkili hem de konforlu hale getirilebilir. Özellikle cilt bakımı, beslenme ve nefes tutma teknikleri gibi detaylara dikkat edilmesi, tedavi sürecinin rahat geçmesini sağlar. Radyoterapi süresince hastaların fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarının karşılanması, yalnızca tedavi başarısını artırmakla kalmaz, aynı zamanda hastaların yaşam kalitesini de büyük ölçüde iyileştirir.
Sağlık rehberimizden içerikler görüntüleyin.
Periyodik olarak haber bültenimizi size ulaştıralım.
Nesilden nesile hayat bize GÜVEN diyor.
Güven Hastanesi hizmet standartları ile JCI tarafından akredite edilmiştir. JCI şikayet bildirimlerinizi buraya tıklayarak yapabilirsiniz.
Kişisel verilerin korunması ve işlenmesi politikalarına ilişkin aydınlatma metnimize buradan kişisel veri işleme envanteri ve kişisel verilerin korunması politikamıza ise buradan ulaşabilirsiniz.